Büyükelçi ve bir Komisyon temsilcisinin olup bitenlerle ilgili bütün suçu PKK’nin üzerine attığı bir AB-Türkiye Ortak Parlamenter Komitesi toplantısından henüz geldiğini söyleyen Kıbrıslı GUE/NGL parlamento üyesi Takis Hadjigeorgiou: “Eğer bölgede evde kalmaya ve sokağa çıkma yasağına mahkûm edilen yarım milyon insan PKK üyesiyse, o zaman terörist bir eylemden değil ama bir devrimden konuşuyoruz demektir! Bu Türkiye’nin ele alması ve çözmesi gereken bir problem; Türkiye’nin ve Avrupa Birliği’nin çok sayıda yükümlülüğü var. Bu mesajı Türkiye’ye açık ve net bir şekilde vermeliyiz” dedi.
Türk ordusunun Türkiye’nin güneydoğusundaki şiddetini kınayan Fransız GUE/NGL parlamento üyesi Marie-Christine Vergiat: “Terörizme karşı savaş kötü bir bahane. Çok sayıda kadın ve çocuk dâhil olmak üzere bu çatışmanın esas kurbanları siviller. Hepsi Kürt değil ve hepsi PKK üyesi değil. 5 yaşındaki teröristmiş, kimi kandırıyorlar? AB’nin şiddetin durması ve Türk hükumetinin barış sürecini yeniden başlatması için bütün ağırlığını kullanmalıdır. Bu Parlamento’nun derhal bir resmi heyet oluşturarak Türkiye’nin Güneydoğusunu ziyaret etmesi gerekiyor.” dedi.
Basklı GUE/NGL parlamento üyesi Josu Juaristi: “Bu bölgedeki, savaştan ve zulümden kaçan milyonlarca göçmenin durumunun sömürülmesinden özellikle endişe duyuyorum. Bazı AB üyesi devletler ve Türkiye bunu yapıyor. Türk devleti yüzlerce Kürt sivili katlediyor ve AB gözlerini ve kulaklarını kapatmayı tercih ediyor. Bu kabul edilemez. AB, Türk devletinin Kürtlere ilişkin kolektif ve bireysel hakların yine kolektif ve bireysel ihlalini görmezden gelemez.
Yunan GUE/NGL parlamento üyesi Kostas Chrysogonos:“Erdoğan rejimi Türkiye’nin Güneydoğusundaki yurttaşları sokağa çıkma yasakları yoluyla açlığa mahkûm ediyor ve ağır silahlarla Kürt köylerine saldırarak o insanların yaşama, kişisel özgürlük ve güvenlik haklarına müdahale ediyor. Kürtlerin katledilmesi ve binlercesinin evlerinden edilmesi uluslararası hukukun ve Türk anayasasının ihlalidir. Erdoğan rejimi bağımsız gözlemcilerin bölgeye geçişini engelliyor ve bu insanlık dışı Uygulamaları kınayan çok sayıda akademisyeni hedef gösteriyor. Bu suçlara göz yuman AB, insan onuru ve temel haklar gibi kendi kuruluş değerlerine ihanet ediyor. Erdoğan rejimini rahatlatma girişimleri hatalıdır. Onun anlayacağı tek dil, ekonomik ve politik yaptırım dilidir.
İtalyan GUE/NGL milletvekili Barbara Spinelli: “1128 akademisyen tarafından imzalanan bildiriye ben de imza attım ve aylardır pek çok kentte kasti ve planlı bir katliama maruz kalan Kürt halkıyla dayanışan bir dünya olduğunu teyit edebilirim. Gıda ve ilaç sıkıntıları yaşanıyor ve çok sayıda yurttaşın gömülmesine dahi izin verilmiyor.
Terörizme karşı savaş tamamen bir bahanedir ve amacı tek istekleri kendi ülkelerinin bir parçası olarak tanınmak olan insanları kırmaktır. Binlerce Türk AB ve BM’nin, Erdoğan ve PKK arasındaki kesilen görüşmelerin yeniden başlatılması için aracılık etmesini umut ediyor. Bu planlı katliamın derhal durdurulması gerekiyor.”
GUE/NGL
Çeviri: Kontra Salvo
0 yorum:
Yorum Gönder