8-10 Soruda HDP...

HDP, Nedir?

Emeğin ve ezilenlerin kurtuluşu için; özgürlük, barış ve adalet için mücadele eden güçlerin birliğinden oluşan Partimiz, insanlığın sınıfsız, sınırsız ve sömürüsüz bir dünyaya ulaşacağına inanır. Üzerinde yaşadığımız ve tüm sömürü aygıtıyla birlikte, inkarın, baskının, asimilasyonun egemen olduğu topraklarda ise emek mücadelesinin önündeki tüm engellerin kaldırıldığı, halkların ve inançların özgür olduğu, kadın erkek eşitliğinin yaşandığı demokratik bir halk iktidarını hedefler. “Etnik kimliği, kültürü, dili ve diniyle tek tip Türk milleti” dayatmalarına karşı çoğul, farklılıkların eşit ve gönüllü beraberliğine dayalı bir toplumsal yaşamı; özgürlükçü ve demokratik bir Türkiye hedefini savunur.

Partimiz, yoksulluğun ve sefaletin olmadığı, adaletin, eşitliğin ve özgürlüğün yaşam bulduğu, bütün sorunların serbestçe tartışıldığı, kimsenin inançsal ve etnik kimliğini gizlemediği, kimseye bu tür kimliklerin zorla dayatılmadığı, tarihiyle ve bütün komşularıyla barışık, özgür ve demokratik bir ülke hedefinin güncelliğini tespit ederek; emek, etnik ve dini kimlikler, kadın, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği, çevre ve doğal kaynaklar konusunda her tür ayrımcılık ve sömürüye karşı olan her birey ve örgütün, halkın kendi demokratik yönetimini kurmasını sağlamak üzere biraraya gelmesini hedefler.

Parti Programı

HDP, Seçime Neden Parti Olarak Giriyor?

Bu seçim herhangi bir seçim değildir. Bir tarafta başkanlık sistemi adı altında Türkiye'yi tek kişi yönetimine mahkum etmeyi amaçlayan, eşitsizliği arttıran, yargıyı siyasal bir baskı aracı olarak kullanan, toplumu kamplaştıran, halkları birbirinden uzaklaştıran, dış politikada ülkeyi maceracı hedeflerle felakete sürükleyen bir parti; diğer tarafta ise bu gidişatı durduracak programı, politkaları ve gücü olmayan CHP ve MHP var.

7 Haziran 2015'te yeni bir dönemi başlatacak, Meclis dengelerinde "Yeni Yaşamı" inşa etmek isteyenler lehine köklü bir değişiklik yaratacak, demokratik, eşitlikçi, özgürlükçü, sosyal ve ekolojik bir anayasa yapma gücünü elde edecek durumda ve kararlılıktadır.

PM Sonuç Bildirgesi

HDP, Adaylarını Nasıl Seçecek?

İl ve İlçe Kongrelerni tamamlayarak seçim hazırlıklarına hız veren partimiz, aday adayı başvurularını 16 Şubat ile 2 Mart 2015 tarihleri arasında alacaktır. Adaylarımızı hem geniş toplumsal muhalefet çevreleri hem de yerel örgütlerimiz, kadın ve gençlik meclislerimiz ve kurumlarımızla birlikte görüşerek, demokratik teammülleri uygulayarak belirleyeceğiz.

PM Sonuç Bildirgesi

HDP, Başkanlık Sistemi Hakkında Ne Düşünüyor?

HDP, Türkiye'de güçlendirilmiş bir demokratik parlamenter rejimin ve güçlendirilmiş bir yerel demokrasinin; yetkilerin bir kişide ve merkezde değil, halkta ve yerellerde toplanması mücadelesinin en kararlı sürdürücüsüdür. Otoriter ve despotik bir başkanlık sisteminin karşısındaki en önemli engel HDP'nin seçim başarısı olacaktır.

PM Sonuç Bildirgesi

"Ne Meksika tipi, ne ABD tipi, ne başka tipi... Başkanlık sistemi mümkün değil. Hatta tartışılması bile mümkün değil. Erdoğan'ın aklındaki başkanlık sistemi de değil. Başkanlıkta seçilmiş yargı var, güçlü STK'ler var, kongre var, Alo Fatih yok. Sağa sola emirler yağdıramazsınız. Demek başkan olsa böyle çalışacak, bunun adı başkanlık sistemi değil."

 Selahattin Demirtaş-Tarafsız Bölge Programı

HDP, Zorunlu Din Dersi Hakkında Ne Düşünüyor?

Eğitimde dil, din, yaşam tarzı dayatmaları hak ve özgürlük ihlalidir. Okullar, bireylerin özgür, özerk, özgün bireyler olarak kendilerini kurma süreçlerinde yol açıcı olmalıdır; bu yerler dayatıcı, dar, tekçi, sınırlandırıcı, aklı, kalbi ve bedeni manipüle eden hapishaneler değildir. Bizler, bütün dillerini, dinlerini, kimliklerini, cinsiyetlerini, kültürlerini kapsayacak, kucaklayacak ve beraber yaşamanın yollarını yine beraber keşfetmelerine zemin sağlayacak demokratik, eşit, erişilebilir, kamusal, bilim, sanat ve felsefeyle örülü; anadilinde, cinsiyet özgürlükçü, ekolojik, özgürlükçü laiklik yaklaşımıyla yapılandırılmış bir eğitimden ve okullardan, halkın okullarından yanayız.

Basın Açıklaması
Araştırma Önergesi

HDP, Asgari Ücret Konusunda Ne Düşünüyor?

Halkların Demokratik Partisi olarak; "Asgari Ücreti Belirleme Komisyonu" adı altında yıllardır oynanan oyuna karşı; emek örgütlerinin ve sendikaların taleplerinin yanındayız. Emeğiyle geçinenler için taban ücret olarak belirlenen asgari ücretin; özel sektörde çalışan işçiler ile kamu emekçileri, memurlar arasında ayrım yapılmaksızın belirlenmesi, tüm işçiler ve emekçilere insana yakışır ücret sağlanması için mücadelemizi sürdüreceğiz. HDP iktidarından asgari ücret, insanca yaşam ücretine dönüşecektir. Hükumetin saptadığı bu sefalet ücretini kabul etmiyoruz. Emeğin mücadelesini yükselterek, insanca yaşanacak bir ücreti sokakta kazanacağımıza inanıyoruz.

Basın Açıklaması

HDP, İnternet Sansürüne Ne diyor?

İnternet tüm dünya yurttaşlarını kucaklayan ve doğrudan irtibata geçiren evrensel bir ağdır. Bu ağın ulus devletlerce sansürlenmesi, erişim engelleriyle kapatılması, bu devirde asla kabul edilemez. İfade ve düşünce özgürlüğüne yönelik bu engeller Çin, İran gibi birkaç ülke dışında dünyada artık görülmemektedir.

Ne var ki, AKP iktidarı, internetle savaş halindedir. Yolsuzluk ve hırsızlık bilgileri, belgeleri ortalığa dökülecek korkusuyla internete sansür düzenlemeleri yapılmaktadır.

Medya alanlarını yoğun bir baskı altına alan ve hükümete aykırı her sesi susturan AKP iktidarı, sosyal medyadaki özgür ifade alanını da yok etmek istemektedir. Zira ana akım medya giderek itibar yitirirken, sosyal medya bir yurttaş gazeteciliği alanı olarak yükselmektedir. Türkiye'de internet nüfusunun 36,5 milyona çıktığı da düşünüldüğünde hükümet sansürünün nedeni anlaşılmaktadır. 

HDP Türkiye'de yoğun internet kullanımını bir tehdit değil, demokrasinin gelişmesi için bir imkan olarak görmektedir. HDP iktidarında Türkiye, internet yasaklarının ülkesi olmaktan çıkacak, bir bilişim ülkesi haline gelecektir.

Basın Açıklaması

HDP, Engellilerin Sorunları İçin Ne Diyor?

Engellilerin sorunlarına çözüm üretilmesi acil bir ihtiyaç olarak toplumun ve siyasi alanın karşısında duruyor. Engellilerin, hayatın her alanına katılarak var olabilmelerini sağlayan demokratik bir dünya kurmak hepimizin borcu ve görevidir. Biz HDP olarak bu görevi daha büyük bir sorumlulukla üstleneceğiz.

- Her kurumun, neredeyse her işlem için, yeni sağlık kurulu raporu talep etmesinin ve engellilere rapor çıkartma eziyeti çektirilmesinin önüne geçilmelidir. SGK ve Maliye Bakanlığı eliyle “kontrol muayenesi” adı altında engellilerden durmaksızın yeni rapor talep etme eziyetine son verilmelidir.
- Sağlık Kurulu raporları ücretsiz olmalıdır.
- Tüm toplu taşıma araçları, duraklar ve kaldırımlar tüm engel gruplarının kullanımına uygun standartlarda yapılmalı, yol ve yapı mimarisi engellilerin ihtiyaçlarına uygun düzenlenmeli, erişilebilir yapılmayan hiçbir binaya, işyerine, yol ve kaldırıma izin verilmemelidir.
- Engellilerin tek bir kartla her yerde toplu taşıma araçlarından ücretsiz yararlanmaları sağlanmalıdır.
- İstisnasız tüm kreşlerde ve anaokullarında engelli çocuklar için kontenjan zorunlu hale getirilmelidir.
- "alo engelli hattı"nın kurulmalıdır.
- Başta tıbbi olmak üzere sosyal ve mesleki içerikli ücretsiz hizmet veren rehabilitasyon merkezleri açılmalı; vasıfsız engellilerin meslek alanında eğitimleri için kurslar açılmalı ve desteklenmelidir.

Basın Açıklaması

HDP, Çocuk Haklarıyla İlgili Ne Düşünüyor?

Bugün nüfusumuzun yüzde 40’ını 19 yaş altı 30 milyon genç ve çocuk, yüzde 30’unu ise 15 yaş altındaki 23 milyon çocuk oluşturuyor. Buna rağmen Türkiye, çocuk hakları açısından son derece sorunlu bir ülke olma özelliğini sürdürüyor.

Yapılması gereken çok açıktır: Çocuk haklarının toplumun gelecek hakkı olduğu anlayışıyla reformlara hız verilmelidir. Çocuklar vazgeçilmez haklara sahiptir. Çocuk işçiliğine ve çocuk emeği sömürüsüne son verilmesi, çocukları ilgilendiren bütün işlem ve faaliyetlerde, çocuk haklarının ve yararlarının temel alınması esas yaklaşım olmalıdır. Otoriter tahakküm kültürüne karşı çocukların eşit bireyler olarak görüldüğü eşitlikçi ve özgürlükçü bir kültür benimsenmelidir.

Çocukların şiddet, ihmal, suiistimal, her türlü istismar, kötü muamele ve ayrımcılıktan korunması, başta eğitim ve sağlık olmak üzere, tüm kamu hizmetlerinden eşit ve parasız bir biçimde yararlanması için mücadele bugün de güncel olandır. Türkiye, çocuk hakları lehindeki tüm uluslararası sözleşmeleri çekincesiz kabul etmelidir.

Basın Açıklaması

HDP, Çevre Konusunda Ne Diyor?

Siyasi iktidar, çevre adaleti ilkesini yok sayarak, toplumun ortak varlıklarının ve halkın kuşaklardan beri yararlandığı doğanın gaspına çanak tutuyor. Doğaya ve çevre haklarına karşı bu saldırının arka planında sürdürülemez bir kalkınma ideolojisi yatıyor. Hükümet, neo liberal politikalarla sadece ekonomik adaletsizlikleri büyütmüyor, aynı zamanda doğayı ve yaşam alanlarını da tahrip ediyor.

Sürdürülemez bir kalkınma anlayışı, sermayenin ihtiyaçlarına göre düzenlenmiş enerji politikaları, doğa tahribatının durdurulamaz, geri döndürülemez noktaya gelmesine yol açıyor. Bu nedenle sermayenin değil, toplumun ihtiyaçları üzerine planlanan enerji politikalarını savunmakta kararlıyız.

Bizler yaşam ve tarım alanlarını savunmaya devam edeceğiz. Suyun ticarileştirilmesi karşısında suyun doğanın hakkı olduğunu söylemeye; sermayenin doğaya saldırılarına karşı canlı yaşamını ve çevre hakkını savunanların yanında mücadele etmeye kararlıyız. Ekoloji mücadelesi tüm canlılar için verilen bir mücadeledir, demokrasi mücadelesinden koparılamaz. Kapitalizmin sürdürülemez kalkınma ve kar hırsı uğruna, doğanın ve demokrasinin yok edilmesine göz yumulamaz.

Basın Açıklaması

HDP, Ermeni-Süryani Soykırımı Hakkında Ne Diyor?

İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin örgütü Teşkilat-ı Mahsusa tarafından 99 yıl önce Ermeni aydınlarının evlerinden alınarak zorla sürgüne gönderildiği ve katledildiği 24 Nisan 1915, Ermeni Soykırımı’nın da başlangıcı olarak kabul edilir.

1915 Soykırımı’nın 100. yılında ilk yapılması gerekenler arasında, tek taraflı kapatılan Türkiye-Ermenistan sınırının koşulsuz açılması; kökenleri bu topraklarda olan Diaspora Ermeni ve Süryanilerine yurttaşlık haklarının verilmesi; fişlemelerin son bulması, ders kitaplarındaki nefret söylemlerinin temizlenmesi; soykırım mağdurlarına tazminat verilmesi; Süryani halkının da Lozan Anlaşması kapsamındaki ‘Azınlık Hakları’ndan yararlandırılması; Ermeni ve Süryani halklarının okul, kilise gibi kamusal alanlarının iade ve restore edilmesi gelir.

Anadolu’nun kadim halklarının torunları olarak, 99 yıllık utançla yüzleşiyoruz; Ermeni ve Süryani halklarının acılarını paylaşıyor, yaşanmış olan insanlık trajedisini yüreğimizin derinliklerinde duyuyor, ve o süreçte yaşamını yitirenleri hüzün ve saygıyla anıyoruz.

 Basın Açıklamaları

HDP, Passolig'le İlgili Ne Diyor?

AKP Hükümeti, Türkiye Futbol Federasyonu ve AktifBank eliyle tribünler adeta kuşatmaya alınmıştır. Bir banka kartı olan Passolig, bütün taraftarları zorla AktifBank müşterisi yapıyor, taraftarların kişisel verileri TFF eliyle pazarlanıyor.

Gezi Direnişi’yle birlikte iktidara karşı bir duruş sergileyen taraftar gruplarının Passolig aracılığıyla denetlenmesi ve baskı altına alınması hedefleniyor. Tribünlerde yükselen dayanışma, “maça girmeme cezaları”yla kırılmak isteniyor. Taraftarların toplumsal gelişmelerle ilgili söz söylemeleri engellenmek isteniyor.

Hukuksuz olduğu bilinerek, hükümetin siyasi baskısıyla çıkartılan Passolig uygulaması sonlandırılmalı, taraftarların fişlenmesine ve banka müşterisi olmaya zorlanmasına son verilmelidir.

Taraftar gruplarının ifade özgürlüğü kısıtlanamaz. Tribünlerden yükselen dayanışma, hükümetin baskı ve yasaklarına üstün gelecektir.

Basın Açıklaması

HDP, İş Cinayetleriyle İlgili Ne Düşünüyor?

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı denetim görevini layıkıyla yapmıyor; güvenli olmayan, tehlikeli ortamlarda çalışılan işyerlerini kapatmıyor. Bilerek, iş cinayetleri ve meslek hastalıkları ile mücadele edilmiyor. İşçilerin canı pahasına sermayeye her türlü tolerans sağlanıyor.

AKP iktidarının pervasızca uyguladığı neoliberal politikalar sonucunda; taşeron sistemi, güvencesiz ve esnek istihdam koşulları işçileri açlık ve ölüm arasında tercih yapmaya zorlayacak şekilde işletiliyor.

AKP açık bir şekilde işçi düşmanlığı yapıyor, patronları kayırıyor. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin 2014 raporuna göre, 9 ayda 1414 işçi yaşamını yitirmiştir. Bunun sorumlusu AKP iktidarı ve maliyetlerden kaçarak karlarını büyüten patronlardır.

- Sorumlular hesap vermeli, ilgili Bakanlar istifa etmelidir,
- İşçi sağlığı ve iş güvenliği bakımından riskli işletmeler derhal kapatılmalıdır,
- İş cinayetlerine mahkemelerde gösterilen tolerans, katliamlara zemin hazırlıyor.

Mahkemeler taraflı tutumuna son vermeli, gerçek sorumlulara karşı cezasızlık politikasından vazgeçilmelidir.

Basın Açıklaması

HDP, Yerel Yönetimlerle İlgili Ne Düşünüyor?

Partimizin demokratik ve özerk yerel yönetim anlayışının temel yaklaşımları;

- Yerinde ve yerelde yönetim modelini geliştirerek yerel demokrasiyi güçlendirmek ve özerk meclislere dayalı idari yapının benimsenmesi için mücadele etmek;
- Doğrudan demokrasi ilkelerine uygun olarak, katılımcı yerel yönetim modelini yerleştirmek; - Bütçesini halkın belirlediği, rantı ve hırsızlığı, taşeronlaştırmayı önleyen yerel yönetim anlayışını geliştirmek;
- Yerel yönetimlerde toplumsal cinsiyet eşitliğini ve ekolojik toplum yaklaşımını hakim kılmak;
- Halkı mağdur eden ranta dayalı kentsel dönüşüm politikalarını durdurarak, sosyal projelerle desteklenmiş yerinde dönüşüm modelleriyle insanca yaşanabilir kentleri geliştirmek;
- Çocukların, emeklilerin ve yaşlıların kent yaşamına daha rahat katılabilecekleri önlemleri üretmek;
- Engellilerin kent yaşamına katılmasının önündeki zorlukları ortadan kaldırmak;
- Kamusal alanda anadilinin kullanımını, çok dilli belediyeciliği yaygınlaştırmak;
- Neo liberal yerel ekonomi politikaları yerine halktan ve emekten yana sosyal politikaları hayata geçirmektir.


Parti Programı

HDP ve LGBTİ Mücadelesi

Partimiz, heteroseksizmi bir tür ırkçılık olarak görür. Lezbiyen, gey, biseksüel ve transseksüellerin (LGBT) maruz kaldıkları homofobi ve transfobi temelli ayrımcılığa ve şiddete karşı mücadele eder. LGBT bireylerin özgürleşmesinin heteroseksüelleri de özgürleştireceğini savunan Partimiz, heteroseksüelliği zorunluluk olarak gösteren ve dayatan nefret söylemine ve nefret suçlarına karşı mücadele eder.

Parti Programı

HDP ve Kadın Mücadelesi

Erkek egemen sistemin (patriyarkanın), toplumun her alanında kök salmış sistematik bir egemenlik biçimi olduğunu kabul eden Partimiz, erkek egemenliğin, diğer tüm egemenlik ve sömürü biçimlerinin (sınıfsal, ulusal, inançsal) karşısında özgül bir ezme ve sömürü biçimi olduğundan hareketle, kadınların toplumsal açıdan maruz kaldığı her türlü ezilme ve sömürülme ilişkisinde kadınlardan yana tutum alır. Kadınların özgürleşme (kurtuluş) mücadelesini destekler, bunun kazanılması için mücadele eder. Partimiz, başta kendi içindeki cinsiyetçilikle mücadele olmak üzere, tüm cinsiyetçi ilişkilere ve dile karşı mücadeleyi görev bilir.

Kadın emeğinin görünür kılınması ve örgütlenmesi için çalışan Partimiz, kadın emeği üzerindeki çifte sömürüye karşı mücadele eder. Ücretli ya da ev içi karşılıksız emek kıskacındaki kadının örgütlenmesinin önündeki her türlü engelle mücadele eder ve kadın hareketleriyle dayanışma içinde olur. Kadınların bedenlerinin ve cinselliklerinin denetlenmesine ve kadınlar üzerinde erkeklerin tahakküm kurmak için sistematik bir şekilde yürüttüğü devlet ve erkek şiddetinin her biçimine karşı mücadele eden Partimiz, kürtajı bir kadın hakkı olarak görür.

Parti Programı

HDP ve Aleviler

Aleviler, Hıristiyanlar, Museviler, Ezidiler gibi ezilen ve dışlanan tüm inanç ve kültür grupları üzerindeki baskıların kaldırılması için mücadele eden Partimiz, devletin dini biçimlendirme aracı olarak işleyen Diyanet’in kaldırılmasını, inanç sembolleri üzerindeki her türlü baskıya son verilmesini, inanç ve ibadetin inananların vicdanına bırakılmasını savunur.

Zorunlu din dersinin kaldırılması, Alevilerin eşit yurttaşlık taleplerinin kabulü, Cemevlerinin ibadet yerleri olarak kabul edilmesi, ayrımcılığa maruz kalan inançların ibadet yerlerine eşit muamele edilmesi, yaşanan tüm kimlik sorunlarının eşit haklar temelinde çözülmesi hedefi ile hareket eden Partimiz, din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması, inanan ve inanmayan tüm kimliklerin kendilerini özgürce ifade etmelerinin olanaklarının yaratılması, eşitlik ve özgürlük kapsamlı bir laiklik için mücadele eder.

Parti Programı

HDP, Kıbrıs Sorununa Dair Ne Diyor?

Partimiz, Kıbrıs Türk ve Rum halklarının Ada’nın bölünmüşlüğüne son verme çabalarını destekler. Kıbrıs'ın geleceğinin Kıbrıs halklarınca belirlenmesine engel oluşturan her türlü dış müdahale ve işgale son verilmesi, tüm yabancı güçlerin Ada’daki askeri kuvvetlerini şartsız geriye çekmesi için mücadele eder; Kıbrıs'ın Türkiye tarafından bir askeri üs, bir Gladyo üssü, bir kara para aklama istasyonu veya Akdeniz'deki bölgesel güçler ve emperyalistler arası rekabetin sıçrama tahtası olarak istismar edilmesine son verilmesi için çaba gösterir; Kıbrıs'ın kuzeyinin, Türkiye'den devlet denetiminde nüfus transferi yoluyla kolonileştirme uygulamalarını teşhir eder; Kıbrıs Türk halkının kendi kültürünü koruma ve geliştirme çabalarının yanında yer alır; Kıbrıs'ta geliştirilen ayrımcı ve ırkçı şiddetin son bulması için çaba gösterir.

Parti Programı

HDP, Yolsuzluklarla İlgili Ne Diyor?

Kamu maliyesi ve kamu yönetimindeki bütün yolsuzlukların ortaya çıkarılması, kamu denetim mekanizmalarının ve yargının işlemesi, işleyen mekanizmaların önündeki siyasi engellerin kaldırılması ve adaletin sağlanması temiz ve yeni bir siyaset açısından vazgeçilmezdir.

Türkiye, yolsuzluk konusunda dünya sıralamasında ‘karanlık bölge’nin içinde yer alıyor. Uluslararası Şeffaflık Örgütü’nün raporları bu tabloyu olduğu gibi ortaya koyuyor. Türkiye’de yolsuzlukların açığa çıkarılması, sorumlularının adil ve evrensel demokratik hukuk ilkelerine göre yargılanması, şeffaf, demokratik ve eşitlikçi bir yönetimin ilk yapması gerekendir. HDP için her türlü yolsuzluğun ve sorumlularının takipçisi olmayı sürdürmek bu nedenle de vazgeçilmezdir.

Basın Açıklaması

HDP, Gençlerle İlgili Ne Diyor?

Partimiz, gençliğin siyasete aktif katılımının ve temsil edilmesinin özgür zeminidir. Gençliği işsizliğe, ucuz işgücü sömürüsüne mahkûm eden kapitalist politikalarla mücadele eder. Ayrımcı, milliyetçi, cinsiyetçi, homofobik ve transfobik, tekçi ve niteliksiz eğitim anlayışını reddeder; herkese yaşam boyu, parasız, eşit, demokratik, bilimsel, anadilinde ve ulaşılabilir eğitim hakkının sağlanması ve çalışma yaşındaki her gence sağlıklı iş olanağı yaratılması için mücadele eder.

Rekabetçi, eşitsizliğe dayanan ve eşitsizliği derinleştiren sınav sistemini reddeder. Üniversitelerin akademik ve bilimsel özgürlüğünü, YÖK'ün kaldırılmasını, üniversitelerin kendi bileşenleriyle yönetilmesi modelini savunan partimiz, gençler üzerindeki her türlü zor ve baskının, yıldırma politikalarının son bulmasını savunur ve bunun için mücadele eder. Gençler toplumsal yaşama eşit katılım için gerekli kaynaklara erişmek, ihtiyaç duydukları sosyal hizmetlerden yararlanmak, sosyal güvenceye sahip olmak ve tüm yurttaşlar gibi kaliteli ve insanca barınma hakkına sahiptir.

Parti Programı

HDP, neden CHP'yle ittifak yapmıyor?

"Şunu açık söyleyeyim. Biz son yerel seçim sürecinde, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerinde CHP'yle ortak aday çıkarmayı denedik. Ama o dönem CHP bize 'vebalı' gibi davrandı. Bizimle bir arada görünmenin kendilerine zarar vereceğini, oy kaybettireceğini belirttiler.

Fakat cumhurbaşkanı seçimleri bize bir fırsat daha verdi ve bir kez daha denemek istedik. CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'yla görüştük. 'Sayın Kılıçdaroğlu, gelin, cumhurbaşkanlığı için ortak aday göstererek 2015 genel seçimlerine birlikte girebilmenin ortak zeminini yaratalım. Bu illaki bizim adayımız olmak zorunda değil, sizin göstereceğiniz ve asgari ilkelere sadık kalacak bir aday olması durumunda, biz açıkça sizin adayınız için çalışacağız' dedik. Kemal Bey hiçbir şey söylemedi. 'Çok açık konuştunuz, bizim için aydınlatıcı oldu. Teşekkür ediyoruz. Bize müsaade' dedi. Zaten çıktıktan kısa süre sonra MHP ile uzlaştıklarını açıkladılar.

Şimdi böyle bir CHP ile biz 2015 seçimlerine gidemeyiz. Haftaya ne olacak, bunun hazırlığını yapmayan bir partiyle beraber yürümek zor"

Selahattin Demirtaş-T24 Röportajı

2 yorum:

Unknown dedi ki...

HDP ile ilgili bilgi kaynaklarına çok ihtiyaç duyulmasından hareketle bu değerli çalışmanızın geniş kitlelere ulaşmasını diliyorum. Emeğinizin, Türkiye'nin özlenen geleceğini kurma ve şekillendirme sürecine sunacağı katkının öneminden hareketle size Türkiye halkları için teşekkür ediyorum. Yeni Yaşam herkesin hak ettiğine kavuşmasını sağlayacaktır. Syriza "Elpita Erkete (Umut Geliyor)" dedi. Biz de "Yeni Yaşam Geliyor" diyoruz...

Adsız dedi ki...

HDP Ezilen ulusun milliyetçiliği olur mu olmaz mı ? konusunda ne diyor ?